17 Ekim 2008 Cuma

Artiz Karpuzcular!

Artiz Karpuzcular!

Aslanlar Köyünde Ayhan Işık isimli köylümüz tarlasında yetiştirdiği karpuzları traktörüne arkadaşlarıyla yükler. Yıl 1992 o yıllarda Bayındır - Arıkbaşı Köyünde Türkiyenin en büyük karpuz pazarı kurulmaktadır. Karpuzları satarlar. Ayhan Işık kendisine yardım eden arkadaşları Şener Şen ve Ömer Çevik'e yemek söylemek için Traktörün yönünü Çırpı Nahiyesine çevirir. Bu sırada direksiyonda Ayhan Işık, yanında kaportada Şener Şen, Ömer Çevik ise römorkta (traktör kasası yada vagonu)ayaklarını sarkıtmış vaziyette oturmuşlardır.
Çırpı Nahiyesi sınırlarından yeni girmişlerdir ki, Jandarma Trafik çevirmesiyle durdurulurlar, Lakin üzerlerinde ne kimlik nede başka kimlik yerine geçecek belge vardır. Çünkü tarladan karpuzları romorka sarıp doğru pazara gelmişlerdir.
jandarma Kıdemli başçacuş direksiyonda oturan Aslanlarlıya sorar;
-Ehliyet ve ruhsatı ver.
-Komutanım biz tarladan karpuzları yükledik geldik, ne ehliyet var nede kafa kaadı. Ama Çırpı esnafı tanır bizi...
-İsmin ne senin? diye sorar başçavuş.
-Ayhan Işık komutanım. Başçavuş yüzünü arka tekerin üstündeki kaportada oturan Aslanlarlıya döner ve aynı soruyu yineler,
-Senin ismin ne?
-Şener Şen komutanım.
Başçavuş Aslanlarlı gençlerin kendisine oyun oynadığını sanarak, kızgın kızgın bağırır;
-Bune be bütün artizler toplanmışınız. O römorkta oturanda Cüneyt Arkın'dır heralde...!

Cenk SARIGÖL

NOT: Bu olay gerçektir. Başçavuş anlattığımız diyaloğtan sonra Aslanlar gençleri Ayhan Işık, Şener Şen ve Ömer Çevik'i karakola kimlik tespitine götürür. Traktörde karakolun önüne çekilir. Aslanlar Köyüne telefon açılır ve gençlerin kimlikleri getirilir. Başçavuş kimliklere baktığında kızgınlığının yerini katıla katıla bir gülme alır. Ve Ömer Çevik'i kastederek ekler; "sende Cüneyt Arkın çıksaydın tam olacaktı"

1 yorum:

hakaret, küfür, aşağılama içermeyen yorum yazacağız.